ELAZIĞ – Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne 5 milletvekili gönderecek olan Elazığ’da siyasi parti adayları eğitimlerine başladı. Gazeteci Savaş Erdoğan, 2018 genel seçimlerinde AK Parti’den 4, CHP’den 1 milletvekili gönderen Yeşil Sol Parti’nin Elazığ 1. milletvekili adayı oldu. HDP’nin 7 Haziran seçimlerinde kıl payı kaybettiği ve 2018 seçimlerinde oylarının düştüğü kentte Erdoğan iddialı. Bu dönem iki milletvekili ile Meclis’te yer alacaklarını belirten Erdoğan, “İktidar bloğunun oy kaybedeceğini ve depremde dayanışmayı en etkin şekilde örgütleyen partimizin oylarını artıracağını tahmin etmek zor değil. Dolayısıyla Yeşil Sol Parti fikrinin Elazığ’da temsiliyet kazanacağını düşünüyoruz.”
Milletvekili adayı Gazeteci Savaş Erdoğan ile 14 Mayıs milletvekili seçimlerini ve hedeflerini konuştuk.
‘OBJEKTİF PROFESYONEL BİR İNSAN DEĞİLDİM’
Neden milletvekili adayı oldunuz?
Gazetecilik, toplumun sorunlarını doğrudan gözlemleme fırsatı sunan bir meslektir. Yazdığımız haberlerin, duyduğumuz ama içinde bulunduğumuz konjonktürden yazamadığımız sorunların analiz adresinin siyaset olduğunu düşünüyorum. Hiçbir zaman apolitik, tarafsız profesyonel bir insan olmadım. Benim tarafım her zaman halkın yanında oldu, toplumun menfaatinin neredeyse olduğu tarafta yer aldım. Bugün yine vatandaşlarımızın yararına siyasi faaliyetlerde bulunmak üzere milletvekili adayıyım. Umarım onların temsilcisi olma ve tanık olduğumuz veya bizzat yaşadığımız sorunları analiz etme çabasında olma şansına sahip olurum.
‘SAVUNDUĞUMUZ DEĞERLER HATTADIR’
Neden Yeşil Sol Parti’den milletvekili adayı oldunuz?
Yeşil Sol Parti’nin temel insan hak ve özgürlükleri, ekoloji, cinsiyet eşitliği ve gelecek çerçevesi benim savunduğum değerlerle örtüşüyor. Kürt yurttaşların eşit yurttaşlık temelindeki taleplerini, doğaya, çevreye, kadınlara ve yoksul kitlelere yönelik çözümleme önerilerini savunuyorum. Buradaki yaklaşımı güçlendirmek ve bu siyasi düşüncenin temsilini artırmak için Yeşil Sol Parti’den aday oldum.
‘ANA GÖRÜŞÜ BULUNACAĞIZ’
14 Mayıs 2023 seçimlerine hem iktidar hem de muhalefet ayrı bir önem veriyor. Sizce bu seçimi kritik yapan nedir?
İktidar bloğunun oluşturduğu koalisyona baktığımızda bu seçimin demokrasinin, kadın emeğinin, kent ve emek emeğinin tüm temel kazanımlarının risk altında olduğu referandum benzeri bir seçim olduğunu söyleyebiliriz. Bu seçimde Yeşil Sol Parti’nin temel hedefi tek adam rejimine son vermek, onurlu bir barış ortamını tesis etmek ve demokratik bir cumhuriyeti inşa etmek olarak özetlenebilir. Bu anlayışla yeni dönemde ana muhalefetin misyonunu üstlenecek ve yürütülecek politikaları kamu yararı doğrultusunda şekillendirmeye gayret edeceğiz.
‘ÇOKLU KRİZ ORTAMIYLA KARŞI KARŞIYAYIZ’
Size göre Türkiye’nin en büyük sorunları nelerdir?
Milyonlarca vatandaşın temel besin maddelerine bile ulaşamadığı bir yerde en temel sorunlardan birinin ekonomik kriz ve işsizlik olduğunu söyleyebiliriz. Bu sorun Kürtlerin, Türklerin, Alevilerin, Sünnilerin ve tüm yurttaşların temel sorunudur. Çocuklarımız yoksulluk nedeniyle kalkınma fikrini yaşamakta, vatandaşlarımız kendi canına kıymak isteyecek noktaya gelmiştir. Ancak Kürt sorunu birçok sorunu besleyen konumu nedeniyle bir kez daha en değerli konulardan biri haline geldi. Bunların dışında ekolojik alanların talan edilmesi, kamu hizmetlerine erişimdeki eşitsizlikler, barınma sorunu, adalet sisteminin çökmesi gibi farklı sorun alanlarının birer birer hale geldiği çok krizli bir ortamla karşı karşıya olduğumuzu söyleyebiliriz. düğümler.
‘ADALETSİZLİKLERİ DÜZELTMEK İÇİN MÜCADELE VERECEĞİM’
Nasıl bir Türkiye hayal ediyorsunuz? Milletvekili olursanız ilk ne yapacaksınız?
Milletvekili olmak, Meclis’te toplumun temsilcisi olarak toplumun yaşadığı sorunlara çözüm üretmeyi misyon edinmesi demektir. Milletvekili olursam bütün bu sıkıntıları görünür kılmak için çaba sarf edeceğim, insanımızı yoksullaştıran politikalara karşı çıkarak üretim, istihdam ve gelir dağılımındaki adaletsizliklerin giderilmesi için çaba göstereceğim.
Milyonlarca genç, ülkede geleceklerini öngöremedikleri ve gerek ekonomik gerekse sosyo-kültürel olarak kendilerini yeniden üretme fırsatı bulamadıkları için çaresizce yurt dışına gitmek istemektedir. Elazığ’da son 5 yılda 50 bin civarında gencin yurtdışına çıktığı iddia ediliyor.
Ancak Elazığ, prestijli konumu ve tarımsal üretim potansiyeli ile oldukça gelişmiş bir ildir. Ancak lojistik konumu gereği bulunduğu bölgede lojistik fonksiyonları üstlenebilmekte ve kentteki tarımsal iş modeline uygun sanayi yatırımları ile kentin çehresi değiştirilebilmektedir. Burada yapılması gereken bütüncül bir bölgesel kalkınma perspektifi ile Elazığ’ın potansiyellerini en uygun şekilde ortaya çıkarmasını sağlayacak kamu bütçesinin hayata geçirilmesidir ve bunun için var gücümle çabalayacağım.
‘BİK NÖTR YAPISINA DÖNMELİ’
Bir gazeteci olarak milletvekili olursanız, gazetecilerin hangi konularını gündeme alacaksınız?
Gazetecilik toplumun ve siyasetin önünü açacak bir meslektir. Gazeteciliğin suç olmamasını sağlamak için mevzuata ihtiyaç var. RTÜK’ün bağımsız ve tarafsız bir konuma getirilmesi gerekiyor. Radyo ve televizyonların Basın İlan Kurumu’ndan (BİK) resmi duyuruları alabilmesi sağlanmalıdır. RCC tarafsız bir yapıya dönüşmelidir. Kamu kurumlarının reklam bütçelerinin en az yüzde 50’sini yerel basın, radyo ve televizyona aktarması zorunlu tutularak yerel basın ve yayın kuruluşları güçlendirilmelidir.
“HEDEFİMİZ İKİ VEKİL”
Milliyetçi muhafazakar bir şehir olarak lanse edilen Elazığ’da 7 Haziran seçimlerinde HDP’nin milletvekilliği kıl payı kaybetti. 2018 seçimlerinde yaklaşık 35.000 oy almıştır. Bu seçim sonucunda ne öngörüyorsunuz, sizi Meclis’te milletvekili olarak görebilecek miyiz?
7 Haziran seçimlerinden daha yüksek oy alacağımızı düşünüyorum ve iki milletvekili ile Elazığ’da yeni bir dönemi başlatacağımıza inanıyorum. 7 Haziran seçimlerinden bu yana maalesef şehrimiz ekonomik olarak çok daha ilerilere gitti. 3 yıl önce yaşanan depremin yaraları artık sarılamazken, Maraş’ta yaşanan depremler Elazığ’ın konut stokunu büyük zarara uğrattı. Bütün bu doğa olaylarının afete dönüşmesinde devletin hiç bir sorumluluğu yokmuş gibi, depremzedelerin barınma sorununu müteahhitler ve şirketler aracılığıyla borçlanarak çözme yönünde bir sistem uyguluyor. Deprem ve sel felaketlerinde can kaybı yaşanmaması için tedbir almakla yükümlü olan hükümet, 20 yıldır iktidarda olmasına rağmen şehirlerimizi dirençli hale getiremedi. Bu nedenle 11 ilde büyük yıkım yaşandı. On binlerce insanımızı kaybettik. Üstelik arama kurtarma çalışmalarında da büyük bir eksiklik vardı. Herkes çadır beklerken devlet kurumları çadır sattı. Ekonomik kriz her geçen gün derinleşiyor. Bütün bu hususlar dikkate alındığında iktidar bloğunun oy kaybedeceğini ve depremde dayanışmayı en etkin şekilde örgütleyen partimizin oylarını artıracağını iddia etmek zor değil. Dolayısıyla Yeşil Sol Parti fikrinin Elazığ’da temsiliyet kazanacağını düşünüyoruz.
Savaş Erdoğan kimdir?
1983 yılında Karakoçan’da doğan Savaş Erdoğan, ilk, orta ve liseyi Karakoçan’da okudu. Erdoğan, Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nden mezun olduktan sonra 2008 yılında Radyo Azelya’yı kurdu. Erdoğan’ın Kürtçe ve özgün müzik formatındaki yayınları günümüzde de devam ediyor. Evli ve iki çocuk babası olan Erdoğan, aynı zamanda Karakoçan’ın en büyük sivil toplum kuruluşlarından biri olan Karakoçan Dernekler Federasyonu’nun (KARDEF) Yönetim Kurulu Üyesi’dir.
